- Teknik Destek: Nasıl bir bilgisayarınız var?
- Müşteri: Beyaz
-----
- Teknik Destek: Ekranınızın solundaki 'Bilgisayarım' ikonunu tıklar mısınız?
- Müşteri: Sizin solunuz mu, benim solum mu?
-----
- Müşteri: Merhaba. Ben Aysu. Bilgisayarımdan çıktı alamıyorum. Her deneyişimde 'yazıcı bulunamıyor' diye bir uyarı yazısı çıkıyor. Yazıcıyı kaldırdım ekranın önüne koydum, hala 'yazıcı bulunamıyor' diyor.
- Teknik Destek: ...
-----
- Müşteri: Yazıcımdan renkli çıktı alamıyorum. Bir şeyi eksik mi yapıyorum acaba?
- Teknik Destek: Yazıcınız renkli mi?
- Müşteri: Aaah, afedersiniz ya...
-----
- Teknik Destek: Şimdi ekranınızın üzerinde ne var hanımefendi?
- Müşteri: Eşimin doğum günümde hediye ettiği ayıcık. Niye?
-----
- Teknik Destek: Şifrenizi söylüyorum: küçük c, büyük a, küçük n, 7
- Müşteri: 7 büyük mü, küçük mü?
-----
- Teknik Destek: Hangi anti- virüs programını kullanıyorsunuz efendim?
- Müşteri: Windows
- Teknik Destek: O anti- virüs programı değil efendim.
- Müşteri: Afedersiniz, Internet Explorer'dı.
------
- Teknik Destek: Buyurun efendim?
- Müşteri: Eee. İlk defa mail gönderiyorum da.
- Teknik Destek: Tamam. Ben size yardım edeyim.
- Müşteri: Adresteki 'a'yı yazdım da, çevresine daireyi nasıl çizeceğim?
------
- Teknik Destek: Günaydın. Size nasıl yardımcı olabilirim?
- Müşteri: Merhaba. Yazıcım çalışmıyor da...
- Teknik Destek: Anladım. 'Başlat' tuşuna basar mısınız?
- Müşteri: Bak dostum. Ben Bill Gates değilim. Bana öyle teknik konuşma!

Umutsuzluk, endişe, hırs, hayatın acımasızlığı, zayıf anlarımızı beklemesi ve daha birçok şey. Bunlar hayatın bize verdikleri değil mi ? Gerçekten de hayat bunlarımı bize veriyor yok sa biz mi böyle algılıyoruz?
Hayat acımasız ve bencil diyerek başladı garson arkadaşım sohbetine ve sohbetimiz bu şekilde sürüp gitti ve dedi ki :
"Hayat çok acımasız, insanın zayıf anlarını bekliyor ve o anı görüp yakalayınca hayat affetmiyor." Hayat zaten bunu bekliyor ama biz de düşen şey böyle bir durum da yıkılmak olamaz ki. Ben bu kardeşim de hayatın ona gösterdiği acılar karşısında, hayatta başarılı olmak için hayat denen bu karmaşık düzene nasıl dört elle sarıldığını ve amaçları uğrunda yılmadan mücadele ederek azim, inanç ve kararlılıkla bir şeyler başarmaya çalıştığını gördüm. Sohbetimiz devam etti, baya uzun bir konuşmadan sonra kendisinden de izin alarak bunları sizlerle paylaşmaya karar verdim. Çünkü hayatın gerçek yüzü hayatı yaşayanlardan öğreniliyor. İnsan hayata dört elle sarılıyor ama en ufak hata yapınca da her şey başa dönüyor. Hayat bu affetmiyor, affetmeyecekte. Tam bitti diyorsun bakıyorsun ki başa dönmüşsün, bırakmak, pes etmek istiyorsun bir anda. Çünkü hayatın içinde çok iyiliklerin ve amaçların uğruna feda ettiklerin oldu. Bunların içine, bazen ailen, bazen dostların bazen de sevdiğin insan girdi. Düşünüyorsun ve haykırıyorsun o anda "Hayat ben bunları feda ederken sen bana ne verdin?" diyorsun ki "koca bir hiç" tam bu noktada aklıma bir soru geldi. "Peki bu hayat tüm ömrün boyunca koca bir hiç mi verdi sana?" "Evet" sesini duyar gibi oluyorum. Şimdi gözünü kapat ve geçmişi düşün kararın bitince yazıyı okumaya devam et. Dediğimi yaptığına göre o zaman bende bir şeyler söyleyeyim. "Her kötü durumun arkasından mutlaka bir iyilik gelir" Hayattan bıkmışsanız bu sözü daima hatırlayın ve amaçlarınızı düşünerek daha azimli bir şekilde bu hayatı yenmek için uğraşın. Korkmayın en zayıf anınızda bile olsanız, hayata son bir yumruk atacak kadar gücünüz mutlaka olacaktır.
Bazen insanlar o kadar iyilik yapar ve fazlasıyla yardıma koşar ama en küçük hata da hayat bütün iyilikleri yok eder. İnsan o an diyemez bunları demeye dili varmaz. Hepimiz şunu haykırmak istemişizdir. "Hayat, ben sana onca iyilik ettim neden bir hatada hepsini sildin yok ettin!" Cevap yok değil mi, neden cevabı yok peki. Her sorunun bir cevabı olması gerekmez mi? Aslında cevap çok açık; kaderimiz deki yolları seçerken, hangi yolu seçeceğimizi tam olarak bilmediğimizden kaynaklanmaktadır. Kader demişken şimdi bunların üzerinden konuşalım. Kader kelime anlamı olarak; Allahü Tealanın kulları için yaşadığı ve yaşayacağı hayatı uygun görüp hayatı yaşatması yani olacak her şeyi ezelde(Başlangıcı belli olmayan zamanda) bilmesidir. Alınyazısı kavramı var bir de kaderle çok karıştırılan bir kavram. Alınyazısı da kelime anlamı olarak; daha doğmadan önce insanın başına gelecek şeylerin Cenab-ı Allah tarafından takdir edilmesi, yani insanın başına gelecek olan şeylerdir. Tam bu kısımda aklınıza bir soru geldi sanırım. "İnsan kaderiniz değiştirebilir mi?" Tanımlardan da çok açık olduğu üzere bu değiştirilemez.
Hayatın içinde farklı olaylar vardır ve herkes farklı bir işle, farklı bir durumla ilgilenir. Çoğumuz görünüşte aynı iş yapıyor olabiliriz bu doğrudur. Peki, aynı işi yaparken düşüncelerimiz de aynı mı? İşte farklılık burada kendini gösteriyor. Bir rüzgar düşünün bazen çok sakin bazen de çok fırtınalı olabiliyor. Hayatımız da böyle değil mi bazen durgun, bazen fırtınalı. Bu da kaderimizin bir parçası olup çıkıyor. Pes etmeden daha güzel yarınlar için var mısınız hayata bir sıfır önde başlamaya. Bunun için tek yapmanız gereken sabır ve mücadele, unutmayalım ve hep hatırlayalım;
"ZAMAN VE SABIR HERKESİN VE HER ŞEYİN SIRASI GELECEK..."
Yazan : Faruk GÜLMEZ
Tarih: 04.02.2014
ANA SAYFA İÇİN TIKLAYINIZ...